Mustafa Gültekin

Mustafa Gültekin

seferisair@gmail.com

Osmangazi, Erkan Aydın'a on gömlek büyük geldi!

18 Mayıs 2025 Pazar 23:01

Dindar, milliyetçi, seküler... Hiç fark etmiyor, az sayıda siyasetçi eleştiri karşısında olgunluk gösterebiliyor. İyiliğini anlatırsanız ne ala, fakat  bir defa bile "Gözünün üstünde kaş var" demeye görün. En galiz sözlerle son kullanma tarihi geçmiş ürün muamelesi görmeniz işten bile olmuyor. Hele bir de benim gibi Asabı bozuk bir yazı gündelikçisiyseniz, değmeyin gitsin...

Bugün yine, en hafifinden gözlerin kısılması, dişlerin gıcırdaması pahasına "Gözün üzerinde kaş var" diyeceğim. Buyurun başlayalım.

***

Kibrin salgın hastalığına yakalanmış Erkan Aydın'ın, dramatik pozla yönettiği Osmangazi'de; adeta vicdanlarını sürgüne gönderip, katliam melodisiyle kan koklattıkları canlara dehşetin altın çağını yaşatmışlar.

Daha ilk cümleden asabımın ne kadar bozuk olduğu anlaşılmıştır umarım. Nitekim, belediyeden yapılan açıklamaya bakınca, olup biteni başka türlü anlatmama imkan yoktu zaten.

Yeni başlayanlar için konuyu özetleyelim:

Osmangazi Belediyesi, uhdesinde olan hayvan barınağında yaşanan şiddet olaylarına karşı, "Talimatnamelere uygun hareket etmeyen personelin görevine son verilmiştir..." şeklinde yaptığı suya tirit bir açıklamayla sahipsiz kabahati kabullenip bir bakıma günah çıkarmış oldu. Günahları çıkmış mıdır bilemem, ama günaha girildiği gün gibi ortada.

***

Yaklaşık iki hafta önce, Yüksel Baysal, Namık Göz ve ben deniz, Asabı Bozuk Yazı Gündelikçiniz, AS Tv'nin "Farklı Açı" programında sevgili İrem Özyılmaz'ın konuğuyduk.

Her ne kadar birileri, farklı manalar çıkarmak için sadece Yüksel Baysal'ın, Bursa siyasetinin ve Bursalı siyasetçilerin sağduyusuna işaret eden sözlerine odaklanmış olsalar bile yerel ve ulusal alanda önemli konulara parmak basıldığı kanaatindeyim.

Mesela, yerel gündeme dair, görevdeki bir yılını dolduran belediye başkanlarının peş peşe düzenlediği "İcraatın İçinden" programlarını ele almıştık. Osmangazi Belediyesi üzerine konuşmalarda sıra bana geldiğinde, belediyenin bugün yaptığı açıklamayla kabahati kabullenip günah çıkardığı o  canlara yaşatılan dehşetin altın çağından ihtiyatla söz etmiştim.

O günden beri kimseden ses çıkmıyordu, ama artık mızrak çuvala sığmıyor olacak ki; Osmangazi Belediyesi, "Canlılara karşı hassasız..." kabilinde bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Umarım öyledirler, fakat işlerin yolunda gitmediği de ortada.

Sadece canlara dehşetin altın çağını yaşatmaları konusunda değil, Erkan Aydın yönetimindeki Osmangazi Belediyesi'nin birçok kalemde tat vermediği genelgeçer bir kabule dönüşmüş durumda.

Kibrin salgın hastalığına yakalandığını üzülerek ifade ettiğim Erkan Aydın, selefi Mustafa Dündar'dan Bursa'daki diğer el değiştiren belediyelere nazaran hemen her alanda çok daha sorunsuz bir belediye devralmıştı. bunu, ben değil, meseleye vakıf birçok CHP'li de söylüyor.

Ne var ki; gelinen nokta itibariyle Erkan Aydın, selefi Mustafa Dündar'ın yapmayı ve işletmeyi başardığı o Türkiye'ye örnek gösterilen hayvan barınağını liyakatle yönetmeyi bile beceremedi. Aksi olsaydı, katliam melodisiyle kan koklattıkları canlara dehşetin altın çağını yaşatırlar mıydı?

Erkan Aydın'ın "Altın çağ" gibi sunduğu İmamoğlu'ndan kopya Kent Lokantası var bir de. Yanlış anlaşılmasın, Kent Lokantalarına karşı falan değilim, ama Mustafa Dündar'ın yaptığı devasa meydanda bir dükkanı Kent Lokantası yapıp; yine, Dündar'ın yaptığı sosyal tesislerde makul fiyata sunduğu kahvaltı/yemek fiyatlarını fahiş oranda artırmak hangi akla hizmettir, sorarım size?

Konuyu Erkan Aydın'dan açtık madem; bir de kulis bilgisi vereyim. Kendisine vekillik yolunu açıp, oradan da belediye başkanlığına uzanmasını sağlayan DAĞDER başkanlığının tadı damağında kalmış olmalı ki; Osmangazi Belediyesi'nin gücünü kullanarak DAĞDER yönetimine vaziyet etmek gibi bir derde duçar olduğu söyleniyor.

Peki, neden? Diye sorduğumuzda ise aldığımız cevap daha da manidar. Memleket gündemine, canlara yaşatılan dehşetle gelmeyi başaran Erkan Aydın, kendisine on gömlek büyük gelen Osmangazi gömleğini bile taşıyamıyorken, daha şimdiden gözünü Büyükşehir'e diktiğini söylüyorlar.

SON SÖZ:

Görünen köy kılavuz istemez. Büyükşehir'de kibirli kabile reisi kılıklı kasaba siyasetçilerine kızdıkları için Ak Parti'ye oy vermeyen vatandaş, şimdiden Osmangazi'de Dündar'ın yokluğunu hissetmeye başladı. En dramatik pozla Osmangazi sokaklarında gezip, gönlünde Büyükşehir ateşi yandığı için ayakları yere basmayan Erkan Aydın, bu sarsıcı gerçeği ıskalar; yakalandığı kibrin salgın hastalığına karşı kendini tedaviye yatırmazsa, değil Büyükşehir'e demir atmak, elindeki Osmangazi'yi de kaptırması sürpriz olmaz. Bursa'da siyasetin yazılı olmayan bir kuralı vardır: Osmangazi'yi kaybeden Büyükşehir'i de kaybeder. CHP'liler bu altın kuralı akılarından çıkarmamalı...  

 

------

"Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve politikhaber.com.tr'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir."

Mustafa Gültekin Hakkında

Ağaçhisar'da 1977'de Şubat'ın ayazında anamın kucağında açmışım gözlerimi dünyaya. Babamın sıcak nefesiyle kulağıma okuduğu ezanla duymuşum adımı.

Mustafa

Kendimi, "Asabı bozuk bir yazı gündelikçisi" olarak tanımlıyorum. Gazeteciliğe, ortaokulda, okul gazetesi çıkartarak başladım. İlk basın kartımı "bir eğitim hizmeti" olarak burada aldım ve o gün bugündür kendimi mesleğin öğrencisi olarak görmeye, öğrenmeye devam ediyorum.

Araf'tan yeryüzüne dağıldığımızdan beri, yurt tutmayan düşlerimin peşinde, kaleme duyduğum hürmetle 20 yılı aşkın bir süredir yerel ve ulusal gazetelerde yazılar yazıyorum. Evliyim ve Canevim, Yürek Yongam Neslihan Azra'mın babasıyım.