Meşhur hikayedir, bilirisiniz. Hoca Nasrettin, tarlasında çalışırken oradan geçen bir yolcu, Hoca'ya, "Karşı köye kaç zamanda giderim" diye sormuş, ama Hoca cevap vermemiş. Yolcu, sorusunu birkaç kez tekrarlasa da Hoca oralı bile olmamış. Cevap alamayan yolcu yürümeye başlayınca, Hoca, "İki saatte gidersin..." diye arkasından seslenmiş. Duruma şaşıran ve biraz da sinirlenen yolcu, "Yahu, biliyordun neden baştan söylemedin" diye çıkışınca Hoca o manidar cevabı yapıştırmış: Köyün uzaklığını biliyorum, ama senin yürüyüşünü görmedim...
Benzetmede hata olmaz. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın'ın, barınaktaki hayvan katliamıyla yürüyüşünü gördük ve bu köşeden, "Osmangazi, Erkan Aydın'a on gömlek büyük geldi" diye seslendik...
Malumunuz, Osmangazi Belediyesi'nin hayvan barınağında yaşanan kan donduracak kadar korkunç şiddet olayı sadece şehrin değil ülkenin de gündemine oturdu.
Gelişmeler üzerine belediyeden, "Talimatnamelere uygun hareket etmeyen personelin görevine son verilmiştir..." şeklinde bir açıklama geldi.
Bu, suya tirit açıklamayla, hayvanlara yapılan suikastın üstünü örtemeyen Erkan Aydın ve akıldaneleri yeni bir cephe daha açıp, Erkan Aydın'a operasyon çekildiğini ileri sürerek, "İtibar suikastı yapılıyor..." falan demeye başladılar. Tabii, yeseniz...
Yahu, şu makam koltuğunda nasıl bir sihir var ki; oturan, bir anda bütün günahlardan arınıp Olimpos'taki tanrılar katına yükselmiş hissiyatına kapılıyor. "Üzülme, utanma, mahcup olma" gibi vicdani duyguları biz ölümlülere bırakıp, "sorumluluk üstlenme, özür dileme" gibi insani hasletlerden kendini münezzeh kılıyor. Yani, yüzleri hiç kızarmıyor.
Osmangazi Belediyesi'nin hayvan barınağında dehşetin altın çağını yaşatan bir operasyonla hayvanlara bildiğiniz suikast yapılmış, ama kibrin salgın hastalığına yakalanan Erkan Aydın, azıcık sorumluluk üstlenmek, utanıp özür dilemek yerine dramatik bir pozla, "Bana operasyon çekiliyor, itibar suikastı yapılıyor" diyerek bir de mağduru oynayıp çamura yatıyor. Yetmiyor, bu konuda kendini eleştirenlere de kuklalarıyla kulp bulmaya kalkıyor. Pes, vallahi pes, billahi pes.
***
Şimdi, "Bana operasyon çekiliyor, itibar suikastı yapılıyor" diyerek mağduru oynayan Erkan Aydın'la halaya kalkanlar kanlı mendil sallamaya devam edebilirler; ben, CHP'nin vicdanına seslenerek, madem öyle, "Alinur Aktaş'ın günahı neydi?" diye sormak istiyorum.
Bakın şimdi, Alinur Aktaş yönetimindeki BUSKİ'de bir "yolsuzluk" olayı yaşandı, değil mi? Peki; yolsuzluğu Alinur Aktaş mı yaptı? Hayır. Alinur Aktaş, "Gidin, yolsuzluk yapın mı dedi? Hayır. Yolsuzluk ortaya çıkınca üstünü mü örttü? Hayır.
Peki, ne oldu? Tıpkı, Osmangazi Belediyesi'nin hayvan barınağında şiddeti uygulayanların yüce Türk adaletine havale edilmesi gibi, BUSKİ'de yolsuzluk yapanlar da yüce Türk adaletine teslim edildi.
Fakat, hepiniz/hepimiz, "Alinur Aktaş'a operasyon çekiliyor, itibar suikastı yapılıyor..." falan demedik. Kendisinin şahsi bir suçu olmadığı halde, sorumluluğundaki bir kurumda işlenen suçtan ötürü onu sorumlu tutuk, eleştirmek şöyle dursun, en sert cümlelerle yerden yere vurduk. Hatta, CHP İl Başkanı bile bizzat BUSKİ'ye gidip (haklı olarak) hesap sordu.
BUSKİ'deki rezalet karşısında Alinur Aktaş'ı eleştirmeyi hak gören CHP'liler, Osmangazi'deki vicdanlara kurşun sıkan rezalet karşısında, "Ama evinde kedi, köpek besliyor..." diyerek Ekan Aydın'ı temize çekemez. Kabullenin, ortada dağ gibi bir vicdansızlık, bal gibi bir liyakatsizlik var.
Madem ki; Osmangazi'deki rezalete, "Erkan Aydın'a itibar suikastı" diyecektik, o halde Alinur Aktaş'ın günahı neydi de BUSKİ'deki rezalet karşısında mangalda kül bırakmadık?
"Lahanayı yerken katır kutur, sapına gelince meee..." diye bir söz var, bilirsiniz. Aynı o hesap, Alinur Aktaş'a gelince katur kutur, Erkan Aydın'a gelince meee... öyle mi? Yok öyle yağma...
SON SÖZ:
Ben, "Osmangazi, Erkan Aydın'a on gömlek büyük geldi" demiştim, fakat yanılmışım. Osmangazi, Erkan Aydın'a yüz gömlek büyük gelmiş. Bu ölümcül gerçeğe rağmen; idrak yolları iltihaplı akıldanelerinin sıvamasıyla erken yaşta gönlünü Büyükşehir koltuğuna kaptırdığı için kendine yüz gömlek büyük gelen Osmangazi'yi unutan kibrin salgın hastalığına yakalanmış Erkan Aydın, 150 binlik dramatik pozuyla hakimiyetindekilere geri adım attırabilir belki, ama Asabı Bozuk Yazı Gündelikçileri böyle lakırdılara pabuç bırakmaz...
------
"Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve politikhaber.com.tr'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir."