Washington Post’un aktardığına göre Katar, İsrail ve ABD’nin geçen ay kendilerine Hamas yetkililerinin Doha’da hedef alınmayacağına dair güvence verdiğini açıkladı. İsrail’in Hamas’ın siyasi kanadını Katar’ın başkentinde vurması, barışa gidecek tek yol olan diplomasiyi öldürdü.
İsrail’in Katar’ın başkenti Doha’da Hamas’ın siyasi liderliğini hedef alan son saldırısı, bölgesel dengeleri sarstı. Washington Post yazarı David Ignatius’un haberine göre, Katar yetkilileri, hem İsrail hem de ABD’nin kısa süre önce Hamas temsilcilerinin Katar topraklarında hedef alınmayacağına dair güvence verdiğini ancak bu saldırıyla birlikte verilen sözlerin hiçe sayıldığını belirtti. Doha’daki saldırı Hamas yöneticilerini hedef alıp sonuca ulaşamasa da, savaşın sona erdirilmesi için kullanılan en önemli arabuluculuk kanalı olan diplomasiyi öldürmeyi başardı.
İsrail’in Katar’daki Hamas liderlerini hedef alan son saldırısı, hem askeri açıdan sonuçsuz kaldı hem de diplomatik açıdan ciddi bir boşluk yarattı. Washington Post köşe yazarı David Ignatius’a göre, saldırı Katar’ın arabuluculuk rolünü zedeleyerek savaşın sona erdirilmesine yönelik girişimleri çıkmaza soktu.
Ignatius’un aktardığına göre, saldırı anında Hamas temsilcileri Doha’da, ABD Başkanı Donald Trump’ın “son teklif” olarak ilettiği barış planını değerlendiriyordu. İsrail roketleri hedefe yönelirken, Beyaz Saray’ın Katar’a yönelik uyarı telefonu patlamaların sesiyle eşzamanlı gerçekleşti.
KATAR’IN TEPKİSİ: SÖZLER BOŞA ÇIKTI
Katar kaynakları, hem İsrail hem de ABD’nin geçen ay kendilerine Hamas yetkililerinin Katar topraklarında hedef alınmayacağına dair güvence verdiğini, ancak bu sözlerin boş çıktığını söyledi. Ignatius’a göre saldırı, Katar’ın savaşta bir arabulucu olarak üstlendiği rolü imkânsız hale getirme potansiyeline sahip. Katar böylece, 7 Ekim 2023’te başlayan bölgesel savaşta hem İsrail’in hem de İran’ın hedef aldığı nadir ülkelerden biri oldu.
NETANYAHU’NUN “TÜM CEPHE” HAMLESİ
Ignatius, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Hamas’ı yok etme hedefinde tüm kuralları zorladığını belirtti. Netanyahu’nun yaklaşımını Herman Melville’in “Moby Dick” romanındaki Kaptan Ahab’a benzeten yazar, İsrail liderinin “beyaz balina” misali Hamas’ın peşinde normları hiçe sayan bir takıntıyla hareket ettiğini yazdı.
ABD VE AVRUPA’DAN TEPKİ
İsrail’in Katar saldırısı, Batı’da da sert tepkilere yol açtı. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, “Barışı tesis etmek için risk alan bir ülkeyi tek taraflı bombalamak, ne İsrail’in ne de ABD’nin çıkarına hizmet eder” açıklamasını yaptı. İngiltere, Fransa ve Almanya liderleri ise daha sert ifadelerle İsrail’i kınadı.
TRUMP’IN “SON UYARISI”
Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump birkaç gün önce sosyal medya hesabından “İsrail şartlarımı kabul etti, sıra Hamas’ta. Bu son uyarım, bir daha olmayacak” diyerek anlaşma teklifini duyurmuştu. Teklife göre Hamas, ilk aşamada elindeki 48 rehineden 20’sini sağ, 28’ini ölü olarak teslim edecek; İsrail ise Gazze’den tamamen çekilerek yaklaşık 1.000 Filistinliyi serbest bırakacaktı.
Trump ikinci aşamada bizzat devreye girerek Gazze’nin siyasi geçiş süreci ve yeniden inşası için müzakereleri yürüteceğini açıklamıştı.
ÇIKIŞ YOLU DARALIYOR
Ignatius’un yazısına göre, başarısız saldırı İsrail’in manevra alanını daha da daralttı. Hem Hamas’la dolaylı temas için kullanılan en güvenilir kanal yok edildi hem de uluslararası alanda İsrail’in yalnızlığı daha da pekişti. Makalede, “İsrail’in Katar’daki hamlesi, savaşı sonlandırma şansını zayıflatan nadir bir taktik hata” ifadesi öne çıkarıldı.
HABERE YORUM EKLE